İçeriğe geç
AnasayfaSıkça Sorulan SorularBoşanma Davaları Hakkında Her Şey

Boşanma Davaları Hakkında Her Şey

    boşanma davaları hakkında merak edilen herşey

    Boşanma Nedir?

    Boşanma, evliliği sona erdiren sebeplerden yalnızca biridir. Resmiyette var olan bir evliliğin hakim kararı ile sonlandırılmasına boşanma adı verilir.

    Boşanma Avukatı Kimdir?

    Halk arasında her ne kadar boşanma avukatı olarak söylense de hukukumuzda boşanma avukatı ya da ceza avukatı gibi ayrımlar söz konusu değildir. Ancak bazı avukatlar boşanma davalarında daha tecrübeli olduklarından boşanma avukatı şeklinde bilinmektedirler. 

    Boşanma Davalarında Avukat Tutmak Zorunlu Mudur?

    Öncelikle belirtmeliyiz ki boşanma davalarında avukat tutma zorunluluğu yoktur. Ancak boşanma gibi duygusal olarak yıpratıcı bir süreçte profesyonel destek almak çok önemlidir. Boşanma davasının avukat ile takip edilmemesi durumunda dava sonucunda verilen kararların sonuçları taraflar için bazen oldukça ağır olabilmektedir.

    Boşanma Davalarında Devlet Bana Avukat Verir Mi?

    Haklarını aramak isteyen ancak maddi imkanı olmayan kişiler için Adli Yardım Büroları mevcuttur. Adli yardım sisteminde; avukatlık ücretinin yanı sıra dava açmak için dahi maddi imkanı bulunmayan kişilerin ücret ödemeden hukuki yardım alması amaçlanmaktadır.

    Boşanma Davası Hangi Mahkemede Açılır?

    Boşanma davaları aile mahkemelerinde görülmektedir. Ancak aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde asliye hukuk mahkemelerinde de boşanma davası açılabilmektedir.

    Boşanma Davası Nerede Açılır?

    Boşanma davalarında yetkili mahkeme; eşlerin dava açılmadan önceki son altı aydan beri ikamet ettikleri evlerinin bulunduğu yerdeki mahkeme ya da eşlerden birinin ayrı olarak ikamet ettiği yer mahkemesidir. Dolayısıyla taraflardan her ikisi de ikametgahının bulunduğu yerde bulunan aile mahkemesinde boşanma davası açabilecektir. Örneğin Bursa‘nın Nilüfer ilçesinde yaşayan bir çift Bursa Aile Mahkemesi’nde boşanma davası açabilecektir.

    Boşanma Davası Ne Kadar Sürer?

    Boşanma davalarında süreyi belirleyen boşanmanın türüdür. Anlaşmalı boşanma davası ile çekişmeli boşanma davası süre olarak da birbirinden farklıdır. Anlaşmalı boşanma davaları genellikle tek celsede karar verilen boşanma davalarıdır. Ancak yoğunluğa bağlı olarak birkaç ay içerisinde de sonuçlanabilmektedir. Çekişmeli boşanma davaları ise çok daha uzun süren davalardır. Çekişmeli boşanma davaları boşanma davası açılan ilin yoğunluğuna göre değişmekle birlikte genellikle 1-1,5 yıl içerisinde sonuçlanmaktadır. Ancak bazen de istinaf ve temyiz ile birlikte yaklaşık olarak 3-4 yıl gibi bir zaman dilimini bulabilmektedir. Örneğin Bursa’da açılan bir boşanma davası 1,5-2 yılda sonuçlanırken İstanbul’da açılan bir boşanma davası mahkemelerin yoğunluğundan dolayı 2-2,5 yıl sürebilmektedir. Boşanma süreci bir avukat ile takip edildiği takdirde bu süre kısalabilmektedir.

    Taraflardan Biri Boşanmak İstemiyorsa Boşanma Davası Açılabilir Mi?

    Yasal olarak boşanma sürecini başlatmak için her iki tarafın da boşanmak istemesi gerekli değildir. Eşlerden birinin boşanma talebi boşanma davası açmak için yeterli bir sebeptir. Taraflardan biri boşanmak istemiyor ise bu dava çekişmeli boşanma davası kapsamında değerlendirilir. Boşanma talebinde bulunan taraf boşanma davasında yetkili olan Aile Mahkemesine başvurarak boşanma sürecini başlatabilir.

    Boşanma Davasının Türleri Nelerdir?

    Boşanma davaları, anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası olmak üzere iki türdür.

    anlaşmalı boşanma nedir
    anlaşmalı boşanma nedir

    Anlaşmalı Boşanma Nedir?

    Tarafların nafaka, velayet, mal rejimi, maddi ve manevi tazminat gibi konularda kendi aralarında anlaşarak anlaştıkları hususları anlaşmalı boşanma protokolünde düzenledikleri ve dava dilekçesiyle birlikte mahkemeye sunmak suretiyle açmış oldukları dava türüne anlaşmalı boşanma davası denir.

    Anlaşmalı Boşanma Davası Açmanın Şartları Nelerdir?

    Tarafların anlaşmalı boşanma davası açabilmeleri için TMK’da bazı şartlar öngörülmüştür. Bu şartlar şu şekildedir;

    • Tarafların en az 1 yıl evli kalmış olmaları gereklidir. Bu süre dolmamış ise anlaşmalı boşanma davası açılamaz.
    • Her iki taraf da anlaşmalı boşanmayı kabul etmiş olmalıdır.
    • Taraflar, boşanmanın sonuçlarına ilişkin tüm hususlarda anlaşmış olmalıdır.
    • Anlaşmalı boşanma protokolünü her iki tarafın da imzalaması gereklidir.

    Anlaşmalı Boşanma Protokolü Nedir?

    Tarafların, anlaşmalı boşanmalarının şartlarını (nafaka, velayet, mal rejimi, maddi ve manevi tazminat v.b) düzenledikleri ve kendi aralarında bu şartları kabul ederek imzaladıkları protokole “anlaşmalı boşanma protokolü” adı verilmektedir.

    Anlaşmalı Boşanma Protokolünü Avukat Mı Hazırlamalıdır?

    Anlaşmalı boşanma protokolünün mutlaka bir avukat tarafından hazırlanma zorunluluğu yoktur. Ancak tarafların internet üzerinden buldukları ve kendi çabaları ile hazırlamaya çalıştıkları anlaşmalı boşanma protokolünde boşanmanın tüm sonuçlarının belirtilmemesi durumunda taraflar, açmış oldukları anlaşmalı boşanma davasında hak kaybına uğrayabilirler. Bu sebeple anlaşmalı boşanma davası açmak isteyen tarafların boşanma hukuku alanında çalışan bir avukat yardımı almaları hak kaybına uğramamaları adına önemlidir.

    Anlaşmalı Boşanma Davası Nasıl Açılır?

    Tarafların mal rejimi, nafaka, velayet, maddi ve manevi tazminat gibi konularda kendi aralarında anlaştıktan sonra bir anlaşmalı boşanma protokolü ile dava dilekçesi hazırlamak suretiyle anlaşmalı boşanma davası açılır. Boşanmak isteyen eşlerden biri; anlaşmalı boşanma protokolü, iki nüsha dava dilekçesi ve nüfuz cüzdanı fotokopisini ekleyerek istediği yer mahkemesinde harç ve masrafları ödedikten sonra anlaşmalı boşanma davası açabilir.

    Anlaşmalı Boşanma Davası Açmak İçin Hangi Belgeler Gereklidir?

    Anlaşmalı boşanma için gereken belgeleri şu şekilde sıralamak mümkündür;

    Anlaşmalı Boşanma Davası Açabilmek İçin 1 Yıllık Evli Kalma Şartı Zorunlu Mudur?

    Türk Medeni Kanunu’na göre 1 yıllık evlilik süresi dolmadan anlaşmalı boşanma davası açılamaz. Ancak Medeni Kanun kapsamında yer alan onur kırıcı davranış, zina, haysiyetsiz yaşam, şiddetli geçimsizlik, akıl sağlığını yitirme ya da evi terk etme gibi sebepler var ise çekişmeli boşanma davası şeklinde dava açılabilir ve çekişmeli boşanma süreci başlatılabilir.

    Anlaşmalı Boşanma Davası Ne Kadar Sürede Sonuçlanır?

    Anlaşmalı boşanma davası, tarafların boşanmanın sonuçlarına ilişkin tüm hususlarda anlaşmalarından dolayı genellikle tek celsede sonra ermektedir. Anlaşmalı boşanma davası en fazla 1-1,5 ay gibi kısa bir sürede sonuçlanmaktadır.  Ancak bu süreç bir avukat ile takip edildiği takdirde 10 gün kadar kısa sürede sonuçlanabilmektedir.

    Altı (6) Aylık Evli Taraflar Anlaşmalı Boşanma Davası Açabilir Mi?

    6 aydır evli olan tarafların anlaşmalı boşanma davası açılabilmeleri için Türk Medeni Kanunu uyarınca 1 yıl evli kalmış olmaları gerekmektedir. Bu sebeple 6 aylık evli tarafların anlaşmalı boşanma davası açabilmeleri mümkün değildir. Ancak 6 aylık evli tarafların çekişmeli boşanma davası açabilmeleri mümkündür. Açılan çekişmeli boşanma davası devam ederken 1 yıllık evlilik süresi dolmuşsa taraflar kendi aralarında anlaşarak mahkemeye sunmuş oldukları anlaşmalı boşanma protokolü uyarınca anlaşmalı olarak boşanabilirler.

    Anlaşma Protokolü Sunulması Kusurlu Olunduğunu Gösterir Mi?

    Boşanma konusunda davayı açan tarafın anlaşma protokolünü sunması bu tarafın salt olarak kusurlu olduğuna karine teşkil etmez. Örnek verecek olursak erkeğin boşanma davasını anlaşmalı olarak açması ve boşanma konusunda anlaşma protokolü sunması şiddetli geçimsizliğin varlığına ya da tarafların eşit kusurlu olduklarına yönelik karine teşkil etmez.

    Anlaşmalı Boşanma Davası Çekişmeli Boşanma Davasına Dönüşebilir Mi?

    Anlaşmalı boşanmanın çekişmeli boşanmaya dönmesi mümkündür. Taraflardan biri ya da her ikisinin anlaşmalı boşanma protokolünde belirtilen şartlarda anlaşamamaları, boşanma kararının kesinleşmesine kadar anlaşmalı boşanmadan vazgeçmeleri ya da anlaşmalı boşanma kararına itiraz etmeleri durumlarında anlaşmalı boşanma davasının çekişmeli boşanma davasına dönmesi durumu söz konusu olacaktır.

    Çekişmeli Boşanma Davası Anlaşmalı Boşanma Davasına Dönüşebilir Mi?

    Çekişmeli boşanma davaları anlaşmalı boşanma davalarına göre çok daha uzun sürmektedir. Haliyle de bu uzun süreçte eşler boşanma ve boşanmanın sonuçları konusunda anlaşmaya varabilirler. Bu durumda taraflar, aralarında bir anlaşmalı boşanma protokolü hazırlarlar. Taraflar bu anlaşmalı boşanma protokolünü imzalayarak çekişmeli boşanma davasının devam ettiği mahkemeye sunarlar ve böylece anlaşmalı olarak kısa sürede boşanabilirler.

    çekişmeli boşanma nedir
    çekişmeli boşanma nedir

    Çekişmeli Boşanma Nedir?

    Taraflardan birinin ya da her ikisinin boşanma ya da boşanma sonucunda gerçekleşen şartlar konusunda anlaşma sağlayamadığı durumlarda çekişmeli boşanma davası açılır. Kısacası aşağıdaki durumlar söz konusu olduğunda çekişmeli boşanma davası açılmaktadır;

    • Taraflardan biri boşanmak istiyor diğeri istemiyor ise
    • Taraflar boşanmanın hukuki sonuçlarında anlaşamıyor ise (nafaka, velayet, tazminat, mal rejimi v.b)

    çekişmeli boşanma davası açılabilir.

    Çekişmeli Boşanma Mı Daha İyidir Anlaşmalı Boşanma Mı?

    Boşanma süreci taraflardan her ikisi için de oldukça yıpratıcı bir süreçtir. Hele ki tarafların evliliğinden müşterek çocukları da varsa bu süreç daha yıpratıcı olmaktadır. Anlaşmalı boşanma davası; tarafların anlaşmaları ve sürecin kısa sürede tamamlanması açısından çekişmeli boşanma davasına göre çok daha mantıklı bir boşanma türüdür. Tabi ki bu noktada tarafların, boşanmanın tüm şartlarında anlaşabiliyor olmaları gerekmektedir. Ancak taraflardan birinin boşanmak istememesi ya da tarafların, boşanmanın şartları konusunda anlaşamamaları durumunda çekişmeli boşanma ne yazık ki tek çare olacaktır.

    Çekişmeli Boşanma Davası Açarken Hangi Belgeler Gereklidir?

    Boşanma davası açabilmek için boşanma dava dilekçesinin hazırlanmış olması ve bu dilekçeye nüfus cüzdanı fotokopisinin eklenmiş olması gerekmektedir. Boşanma davasını açacak olan taraf saymış olduğumuz belgeler ile birlikte adliyenin içinde yer alan tevzi bürosuna başvuracaktır. Gerekli belgeler tevzi bürosuna teslim edilip harçlar ödendiği takdirde çekişmeli boşanma davası açılmış olacaktır.

    Çekişmeli Boşanma Davası Nasıl Açılır?

    Boşanma davasını açacak olan taraf, saymış olduğumuz belgeler ile birlikte kendi ikametgahının bulunduğu yahut eşiyle birlikte son 6 aydır oturduğu aile konutunun bulunduğu yerdeki şehrin aile mahkemesine giderek dava dilekçesi vermek suretiyle çekişmeli boşanma davası açabilir. Ancak taraflar dilerse bir boşanma avukatına vekâlet vererek de boşanma davası açabilirler.

    Çekişmeli Boşanma Davası Ne Kadar Sürer?

    Çekişmeli boşanma davaları anlaşmalı boşanma davalarına göre çok daha uzun sürmektedir. Ancak ortalama bir süre belirtmek gerekirse çekişmeli boşanma davaları 1-1,5 yıl arasında sonuçlanmaktadır.

    Çekişmeli Boşanma Davasını İlk Kim Açmalıdır?

    Geçerli boşanma sebebi olan taraf, boşanma davalarında tecrübeli bir avukat yardımıyla yahut kendisi mahkemeye başvurarak boşanma davasını açabilir. Boşanma davasını ilk kimin açtığının bir önemi yoktur. Çünkü boşanma davasını önce açmayan taraf; kendisine açılmış boşanma davasına, karşı dava açabilme hakkına sahiptir.

    Çekişmeli Boşanma Davasını İlk Açan Taraf Avantajlı Mıdır?

    Hayır. Boşanma davasını açan ilk kişi daha avantajlı değildir. Çünkü boşanma davasında hakim tarafından değerlendirilecek en önemli kriter ”kusur” dur. Davacı taraf, davasını dayandırdığı boşanma sebebinde davalı tarafın kusurlu olduğunu ispat etmekle yükümlüdür. Davacı taraf, davalı tarafın kusurunu ispat edemediği takdirde açmış olduğu boşanma davası hakim tarafından reddedilir. Sonuç olarak boşanma davasında taraflar ileri sürmüş oldukları iddialarını ispatlamakla yükümlüdürler. Boşanma davasında önemli olan şey davanın süreci ve sonucudur. Davayı ilk kimin açtığının bir önemi ya da davayı ilk açanın bir avantajı yoktur.

    Boşanma Davası Dilekçesinde Gerekçe Göstermek Gerekir Mi?

    Anlaşmalı boşanma tarafların anlaşmaya vardıkları ve boşanma sonuçları konusunda mutabık kaldıkları boşanma türü olduğu için dava dilekçesinde gerekçe gösterme zorunluluğu yoktur. Ancak çekişmeli boşanma dava dilekçesinde gerekçe gösterme zorunluluğu bulunmaktadır.

    Boşanma Davası Açmadan Önce Mal Kaçırma Halinde Ne Yapabilirim?

    Boşanma davası açılmadan önce eşlerin birbirinden boşanma davası açılacağının sinyalini alması ile birlikte birbirlerinden mal kaçırma işlemlerine başlamalarına uygulamada sıkça rastlanmaktadır. Bu sebeple bu gibi mal kaçırma işlemlerinin önüne geçmek tarafların bilgisini aşabilmektedir. Tarafların birinin üzerinde bulunan taşınmazın satışının engellenmesi, taraflardan birinin üzerinde bulunan aracın devrinin engellenmesi, tarafların bankalarında bulunan paranın çekilmesinin engellenmesi gibi işlemler biz avukatların teknik bilgisi ve takibini gerektirmektedir. Bu sebeple boşanma öncesinde haklarınızı öğrenmek ve mal kaçırma durumlarına karşı gereken tedbirleri alabilmek için bir boşanma avukatından hukuki danışmanlık almanızı tavsiye ederiz.

    Boşanmada Kadınların Ne Gibi Hakları Vardır?

    Kadın ve erkek kanunlar önünde eşit olmakla birlikte, boşanma davalarında kadınlar bir çok hakka sahiptir. Bu hakları aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür;

    • Kadının Tedbir Nafakası Hakkı
    • Çocuk İçin Tedbir Nafakası Hakkı
    • Kadının Yoksulluk Nafakası Hakkı
    • Çocuk İçin İştirak Nafakası Hakkı
    • Kadının Maddi Tazminat Hakkı
    • Kadının Manevi Tazminat Hakkı
    • Ziynet Eşyası Alacağı Hakkı
    • Kadının Mehir Hakkı
    • Mal Rejiminden Doğan Haklar
    • Çocuğun Tedbiren Velayetini Talep Etme Hakkı
    • Müşterek Çocuk İle Kişisel İlişki Kurma Hakkı
    • Kadının Velayet Hakkı
    • Ortak Konutun Eşlerden Birine Tahsisi
    • Aile Konutu Şerhi Konulmasını İsteme Hakkı
    • Kişisel Eşyalarını Talep Etme Hakkı
    • Ev Eşyalarını Talep Etme Hakkı
    • Boşanan Kadının Soy Adı
    • 6284 Sayılı Kanundan Kaynaklanan Koruyucu Tedbirlerin Uygulanmasını Talep Etme Hakkı
    • Ücretsiz Avukat Talep Etme Hakkı

    Boşanma davasında kadınların hakları konusundaki detaylı yazımızı okumak için tıklayabilirsiniz.

    Boşanmada Erkeklerin Ne Gibi Hakları Vardır?

    Kadın ve erkek kanunlar önünde eşit olmakla birlikte, boşanma davalarında erkekler bir çok hakka sahiptir. Bu hakları aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür;

    • Yoksulluğa Düşüyorsa Nafaka Talep Etme Hakkı
    • Çocuk İçin Tedbir Nafakası Talep Etme Hakkı
    • Çocuk İçin İştirak Nafakası Talep Etme Hakkı
    • Ortak Konutun Eşlerden Birine Tahsisi
    • Müşterek Çocuk İle Kişisel İlişki Kurma Hakkı
    • Erkeğin Maddi Tazminat Hakkı
    • Erkeğin Manevi Tazminat Hakkı
    • Çocuğun Tedbiren Velayetini Talep Etme Hakkı
    • Erkeğin Velayet Hakkı
    • Aile Konutu Şerhi Konulmasını İsteme Hakkı
    • 6284 Sayılı Kanundan Kaynaklanan Koruyucu Tedbirlerin Uygulanmasını Talep Etme Hakkı
    • Ücretsiz Avukat Talep Etme Hakkı
    • Kişisel Eşyalarını Talep Etme Hakkı
    • Ev Eşyalarını Talep Etme Hakkı
    • Mal Rejiminden Doğan Haklar
    boşanma sebepleri nelerdir?
    boşanma sebepleri nelerdir?

    Boşanma Sebepleri Nelerdir?

    Türk Medeni Kanunu kapsamında boşanma sebepleri düzenlenmiştir. Aşağıdaki sebeplerin bulunması halinde boşanma davası açılabilmektedir.

    • Zina (Aldatma)
    • Hayata kast
    • Kötü muamele
    • Onur kırıcı davranış
    • Haysiyetsiz hayat sürme
    • Evi terk etme
    • Akıl hastalığı
    • Şiddetli geçimsizlik
    • Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması
    • Ortak Hayatın Çekilmez Hale Gelmesi
    • Fiili Ayrılık
    • Anlaşmalı Boşanma

    Özel Boşanma Sebepleri Nelerdir?

    Türk Medeni Kanunu’na göre özel boşanma sebepleri aşağıda sıralanmıştır;

    • Zina (Aldatma)
    • Hayata Kast Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış
    • Haysiyetsiz Yaşam Sürme ve Suç İşleme
    • Akıl Hastalığı
    • Terk

    Zina Sebebiyle Boşanma Nedir?

    Evli eşler arasında evlenme ile beraber birbirlerine karşı sadakat yükümlülüğü doğar. Eşlerden birinin evlilik sonrası sadakat yükümlülüğüne aykırı davranarak zina etmesi durumunda diğer eş zina (aldatma) sebebiyle boşanma davası açabilir. Cinsel sadakat yükümlülüğüne aykırı davranmak diğer eşe zina sebebiyle boşanma davası açma hakkı vermektedir.

    Hayata Kast ve Pek Kötü Davranış Sebebiyle Boşanma Nedir?

    Eşlerden birinin diğerinin hayatına kast etmesi ya da kendisine kötü davranışta bulunması sebebiyle diğer eş tarafından hayata kast ve pek kötü davranış sebebiyle boşanma davası açılabilir. Dava açmaya hakkı olan taraf boşanma sebebini öğrenmesinden itibaren 6 ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden 5 yıl geçmesi ile bu davayı açma hakkı düşer ve dava açmaya hakkı olan taraf kusurlu eşi affetmesi durumunda dava açma hakkı ortadan kalkar.

    Onur Kırıcı Davranış Sebebiyle Boşanma Nedir?

    Eşlerden birinin diğerine ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunması halinde diğer eş tarafından onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma davası açılabilir. Dava açmaya hakkı olan taraf boşanma sebebini öğrenmesinden itibaren 6 ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden 5 yıl geçmesi ile bu davayı açma hakkı düşer ve dava açmaya hakkı olan taraf kusurlu eşi affetmesi durumunda dava açma hakkı ortadan kalkar.

    Küçük Düşürücü Suç ve Haysiyetsiz Yaşam Sürme Sebebiyle Boşanma Nedir?

    Eşlerden birinin küçük düşürücü bir suç işlemesi veya haysiyetsiz yaşam sürmesi halinde diğer eşin onunla birlikte yaşaması kendisinden beklenemezse bu eş her zaman boşanma davası açabilir. Suç işleme ve haysiyetsiz yaşam sürme sebebiyle açılacak olan boşanma davasında zina ve hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebeplerinde olduğu gibi özel bir hak düşürücü süre mevcut değildir, boşanma davası her zaman açılabilir. Aynı zamanda eşlerden birinin suç işleme veya haysiyetsiz yaşam sürme sebebiyle diğer eşi affetmesi boşanma davası açmaya da engel olmayacaktır.

    Terk Sebebiyle Boşanma Nedir?

    Eşlerden biri evlilikten doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğer eşi ve evini terk ederse, haklı bir sebebi olmadığı takdirde evine dönmezse, bu durum 6 aydır devam etmekte olup diğer eşin istemi üzerine hakim tarafından yapılan ihtar da sonuçsuz kalırsa terk edilen eş terk sebebiyle boşanma davası açabilir.

    Akıl Hastalığı Sebebiyle Boşanma Nedir?

    Eşlerden biri akıl hastalığına yakalanır ve evlilik buna bağlı olarak diğer eş için çekilmez hale gelirse, akıl hastalığının geçmesinin imkansız olduğu resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edildiği takdirde bu eş akıl hastalığı sebebiyle boşanma davası açabilir.

    Genel Boşanma Sebepleri Nelerdir?

    Türk Medeni Kanunu’na göre genel boşanma sebepleri aşağıda sıralanmıştır;

    • Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması
    • Ortak Hayatın Çekilmez Hale Gelmesi
    • Şiddetli Geçimsizlik
    • Fiili Ayrılık

    Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Sebebiyle Boşanma Nedir?

    Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri tarafların kendilerinden beklenemeyecek düzeyde temelinden sarsılmış olursa, eşlerden biri boşanma davası açabilir.

    Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Sebepleri Nelerdir?

    Tarafların kültürel farklılıkları, tarafların sosyal farklılıkları, tarafların eğitim durumları, tarafların mali durumları, tarafların birbiri ile olan ilişkileri, tarafların çocukları ile olan ilişkileri, tarafların yaşadıkları çevre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayanılarak açılan boşanma davasında göz önünde bulundurulması gereken hususlardandır. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma davasında boşanma sebebi oluşturan davranışları 6 ana başlık altında sıralamak mümkündür;

    • Duygusal (Psikolojik) Şiddet
    • Ekonomik Şiddet
    • Cinsel Şiddet
    • Fiziksel Şiddet
    • Sosyal Şiddet
    • Görsel Şiddet

    Psikolojik (Duygusal) Şiddetle Evlilik Birliğinin Sarsılması Davranışları Nelerdir?

    Psikolojik (duygusal) şiddet ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yönelik bir çok davranış sıralamak mümkündür. Ancak bazı davranışları sıralayacak olursak; eşe karşı küçültücü davranmak, alay etmek, eşini aşağılamak, eşini küçük düşürmek, eşe tükürmek, eşini başkaları ile kıyaslamak, eşinin sırlarını açıklamak, eşi hakkında dedikodu çıkarmak, eşine iftira atmak, eşini beğenmemek, eşine suçlayıcı davranmak, eşe hakaret edici davranışlarda bulunmak, eşine karşı sevgisiz davranmak, eşinden sıkıldığını istemediğini iğrendiğini ve bıktığını söylemek, eşinden nefret ettiğini ve evlendiğine pişman olduğunu söylemek, eşe karşı aşırı baskıcı davranmak, eşe karşı aşırı kıskanç davranmak ve kimse ile görüştürmemek, eşini tehdit etmek, eşini uzaklaştırmak, eşini kovmak, eşine karşı aşırı ilgisiz davranmak, eşinin hastalığı ile ilgilenmemek, eşini dışlayıcı davranmak, eşine karşı güven sarsıcı davranışlarda bulunmak, eski sevgilisini ya da nişanlısını unutamadığını açıklamak, evlilik birliği görevlerine aykırı davranmak.. v.b davranışların tümü psikolojik (duygusal) şiddetle evlilik birliğinin sarsılmasına yönelik davranışlar olarak sıralanabilir. Bu sebeplerin varlığı halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma davası açılması mümkündür.

    Ekonomik Şiddetle Evlilik Birliğinin Sarsılması Davranışları Nelerdir?

    Ekonomik şiddet ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yönelik bir çok davranış sıralamak mümkündür. Ancak bazı davranışları sıralayacak olursak; borçlarını ödememek, aşırı borçlanmak, eve haciz gelmesine sebebiyet vermek, aşırı derecede şans oyunları (kumar, at yarışı, iddia v.b) oynamak, bir işte çalışmamak, eşini zorla çalıştırmak, uygunsuz bir işte çalışmak, eşe bağımsız konut sağlamamak, konutun aboneliklerini iptal ettirmek, evin eşyalarını satmak, eşi kendi ailesiyle birlikte yaşamaya zorlamak, evin kirasını ödememek, eşinin maddi gelirine el koymak, eşinden habersiz taşınmazını satmak ya da devretmek, eşinden habersiz kredi kartını kullanmak.. v.b davranışların tümü ekonomik şiddetle evlilik birliğinin sarsılmasına yönelik davranışlar olarak sıralanabilir. Bu sebeplerin varlığı halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma davası açılması mümkündür.

    Cinsel Şiddetle Evlilik Birliğinin Sarsılması Davranışları Nelerdir?

    Cinsel şiddet ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yönelik bir çok davranış sıralamak mümkündür. Ancak bazı davranışları sıralayacak olursak; eş ile cinsel ilişkiye girememek, eş ile cinsel ilişkiye girmekten kaçınmak, doğal olmayan yollardan eşi cinsel ilişkiye zorlamak, eş ile yatağını ayırmak, cinsel suçlamada bulunmak, eşini cinsel yoldan satmaya çalışmak, başkası ile cinsel güveni sarsıcı davranışlarda bulunmak, başka biriyle yaşamak, eve başkasını almak, evlilik dışı çocuğu olmak, başkasıyla cinsel münasebette bulunmak.. v.b davranışların tümü cinsel şiddetle evlilik birliğinin sarsılmasına yönelik davranışlar olarak sıralanabilir. Bu sebeplerin varlığı halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma davası açılması mümkündür.

    Fiziksel Şiddetle Evlilik Birliğinin Sarsılması Davranışları Nelerdir?

    Fiziksel şiddet ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yönelik bir çok davranış sıralamak mümkündür. Ancak bazı davranışları sıralayacak olursak; eşe karşı doğrudan fiziksel şiddet uygulayarak eşi dövmek, çocukları dövmek, ailesini dövmek, dövülmek, eşi yaralamak, eşi ısırmak, eşini bir odaya kilitlemek, çocukları bir odaya kilitlemek, zorlama içeren çeşitli davranışlarda bulunmak.. v.b davranışların tümü fiziksel şiddetle evlilik birliğinin sarsılmasına yönelik davranışlar olarak sıralanabilir. Bu sebeplerin varlığı halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma davası açılması mümkündür.

    Sosyal Şiddetle Evlilik Birliğinin Sarsılması Davranışları Nelerdir?

    Sosyal şiddet ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yönelik bir çok davranış sıralamak mümkündür. Ancak bazı davranışları sıralayacak olursak; eşin giyimi konusunda eşi baskılamak, eşin örtünmesi için baskıda bulunmak, eşinin giyimine karşı ailesinin müdahalesine seyirci kalmak, sürekli aşırı içki kullanmak, uyuşturucu kullanmak, çocuk yapma isteğine karşı çıkmak, konuklara karşı konukseverlik göstermemek, tarikat kurmak, tarikata üye olmak, muska büyü ve fal işleri ile uğraşmak, imam nikahlı yaşamak, eşe beddua etmek, eşin namaz kılması için baskıda bulunmak, eşin sosyal ilişkilerini kısıtlamak, tek başına tatile çıkmak, sebepsiz yere sürekli şikayet etmek, eşin eğitim görmesini engellemek, eşi sosyal ortamlarda yalnız bırakmak, eve sürekli arkadaşlarını getirmek, çocuğu habersiz sünnet ettirmek.. v.b davranışların tümü sosyal şiddetle evlilik birliğinin sarsılmasına yönelik davranışlar olarak sıralanabilir. Bu sebeplerin varlığı halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma davası açılması mümkündür.

    Görsel Şiddetle Evlilik Birliğinin Sarsılması Davranışları Nelerdir?

    Görsel şiddet ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yönelik bir çok davranış sıralamak mümkündür. Ancak bazı davranışları sıralayacak olursak; telefon kayıtları, telefonla tehdit, telefonla hakaret, telefonla güven sarsıcı davranışlarda bulunmak, telefonuna şifre koymak, aşırı fazla telefon görüşmelerinde bulunmak, telefon mesaj kayıtları, CD kayıtları, günlük ve mektup kayıtları, televizyon görüntüsü, fotoğraf görüntüsü, beden görüntüsü, internet görüntüsü .. v.b davranışların tümü görsel şiddetle evlilik birliğinin sarsılmasına yönelik davranışlar olarak sıralanabilir. Bu sebeplerin varlığı halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma davası açılması mümkündür.

    Fiili Ayrılık Sebebiyle Boşanma Nedir?

    Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan bir boşanma davasının reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleşme tarihinden başlayarak 3 yıl geçmesi halinde her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanma kararı verilir.

    Aşırı İçki Kullanmak Boşanma Sebebi Midir?

    Aşırı içki kullanmak sosyal şiddete yönelik bir davranış olduğundan evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davasında boşanma konusu davranışlardan biridir.

    Eşimin Beni Dövmesi Boşanma Sebebi Midir?

    Eşlerin birbirlerine yönelik doğrudan fiziksel şiddete yönelik tüm davranışları evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davasında boşanma konusu davranışlardandır. Doğrudan fiziksel şiddete yönelik davranışlar “dövmek”, “dövülmek”, “yaralamak”, “fırlatmak”, “ısırmak”, “itmek,” “cisimle vurmak”, “tekmelemek”, “saçını çekmek”, “tırmalamak”, “koparmak”, “üzerine yürümek”, “kaynar su dökmek” gibi davranışlar ile gerçekleşebilir. Saydığımız tüm bu fiziksel şiddet davranışlarının varlığı halinde şiddet görenin vücudunda ispatlanabilecek nitelikte bir darp izi varsa; şiddet gören ilgili yerlere başvurmak suretiyle darp raporu alarak evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yönelik boşanma davası açarak fiziksel şiddet gördüğü eşinden şikayetçi de olması mümkündür.

    darp raporu nasıl alınır
    darp raporu nasıl alınır

    Eşim Beni Dövdüğünde Nasıl Darp Raporu Alabilirim?

    Darp raporu, raporu alan kişinin fiziksel şiddete uğradığını gösterir resmi belge niteliğindedir. Fiziksel şiddete uğrayan kişi darp raporu almak için herhangi bir hastane, polis, jandarma ya da savcılığa başvurarak darp raporu alabilir. Darp raporunun verilmesi için kişinin vücudunda darptan dolayı bir iz bulunması gerekir.

    Boşanma Davası Devam Ederken Eşler Barışırsa Ne Yapılması Gerekir?

    Boşanma davası devam ederken tarafların barışması ve evliliklerine devam etmek istemeleri gibi durumlar elbette ki olağan durumlardır. Bu durumda davacı taraf, davasından vazgeçtiğine ya da feragat ettiğine dair mahkemeye bir dilekçe vermesi ile birlikte devam eden boşanma davasını sonlandırabilir. Ancak unutulmamalıdır ki vazgeçme ve feragatin sonuçları birbirinden farklıdır. Bu sebeple bir boşanma avukatından hukuki yardım alınmasını tavsiye ederiz.

    Boşanma Davasında Tarafların Duruşmaya Katılması Zorunlu Mu?

    Tarafların duruşmaya katılması boşanma davasının türüne göre değişkenlik göstermektedir. Çekişmeli boşanma davasında avukatı olan kişinin duruşmaya katılma zorunluluğu yoktur. Kişiyi temsil eden avukatın duruşmaya katılması yeterlidir. Ancak anlaşmalı boşanma davalarında her iki tarafın da duruşmalarda hazır bulunması gerekmektedir. Taraflardan biri duruşmaya katılmadığında anlaşmalı boşanma gerçekleşmez.

    Boşanma Davamı E-Devlet Uyap Vatandaş Portal Üzerinden Takip Edebilir Miyim?

    Elbette ki tüm vatandaşların kendileri hakkında devam eden ve taraf oldukları tüm davaları e-devlet uyap vatandaş portal üzerinden takip edebilmeleri mümkündür. Bu davalara boşanma davaları da dahildir. Bunun için yapılması gereken Google arama butonuna UYAP Vatandaş yazarak, e-devlet ile giriş seçeneğinin seçilmesi ve ilgili bilgileri girdikten sonra açılan sayfada “Sorgulama işlemleri” ardından “Dosya sorgula” kısmına girilmesidir. Bu kısma girdikten sonra yargı türünde hukuk seçeneğini seçerek boşanma davanızın içeriğinde yer alan tüm evrakları görüntüleyebilmeniz mümkündür.

    boşanma davasında düğünde takılan altınlar kime ait
    boşanma davasında düğünde takılan altınlar kime ait

    Boşanma Davasında Düğünde Takılan Altınlar (Takılar /Ziynet Eşyaları) Kime Aittir?

    Boşanma davasında düğünde takılan altınların kime ait olduğu sorusu boşanma davalarında sorulan en sık soruların başında gelir. Bu konu ile ilgili bir çok Yargıtay kararı olmakla birlikte Yargıtay bu konu ile ilgili zaman zaman görüş değiştirmiştir. Ancak son olarak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2020/240 K. sayılı kararına göre ; “kadına takılan her türlü ziynet eşyası (çeyrek altın, tam altın, bilezik, yüzük, takı seti, kolye, bileklik, köstek) ve para kadına aittir. Ziynet eşyaları veya düğün takıları arasında erkeğe takılanlardan kadına özgü olanlar (kolye, bilezik, takı seti, yüzük, köstek, küpe) kadına; diğer ziynetler (çeyrek altın, tam altın, ata altın, yarım altın) ve paralar ise erkeğe aittir.

    Boşanma Davası İle Birlikte Ziynet Eşyalarımı Talep Edebilir Miyim?

    Ziynet eşyaları çekişmeli boşanma davası ile birlikte talep edilebileceği gibi ayrı bir dava açılarak da talep edilebilir.

    Boşanma Davası İle Birlikte Mal Rejimi Davası Açabilir Miyim?

    Mal rejiminden doğan haklar boşanma davası ile beraber istenemez. Mal rejiminden doğan alacak haklarının talebi için ayrı bir dava açılmalıdır. Bu davanın görülmesi ve malların tasfiyesi için boşanma kararının kesinleşmesi gerekir.

    Boşanma Davası Açılması İle Birlikte Hemen Tedbir Nafakası Alabilir Miyim?

    Boşanma davası açılması durumunda taraflardan herhangi birisi barınmasına, geçinmesine ve çocukların bakımı ve korunmasına ilişkin olarak boşanmak istediği eşinden mahkeme aracılığıyla tedbir nafakası talep edebilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus tedbir nafakasını talep eden tarafın bu nafakaya gerçekten ihtiyacının olmasıdır. Hakim, tedbir nafakası talep eden tarafın bu nafakaya ihtiyacı olduğu kanaatine vardığı an boşanma davası süresi boyunca nafakayı talep eden taraf lehine tedbir nafakasına hükmedecektir.

    Boşanma Davası Açılması İle Birlikte Çocuk Lehine Tedbir Nafakası Alabilir Miyim?

    Eşlerin müşterek çocukları olması durumunda, boşanma davası sürecinde velayet tedbiren kendisine verilmiş olan taraf, karşı taraftan çocuk için tedbir nafakası isteme hakkına sahiptir. Hakim, velayeti tedbiren verdiği kişiyi belirlerken aynı zamanda velayet kendisine verilmeyen tarafı, çocuk için tedbir nafakası ödemeye hükmeder.

    Boşanma Davasında Müşterek (Ortak) Konut Kime Tahsis Edilir?

    Türk Medeni Kanunu 169. madde uyarınca hakim, müşterek konutu taraflardan birine tahsis edebilir. Hakim, müşterek konutun taraflardan birine tahsisi yani taraflardan kimin evde kalacağı kararını verirken hakkaniyete göre karar vermek durumundadır. Hakim bu kararı genellikle kendiliğinden vermez. Bu sebeple dilekçede ayrıntılı olarak gerekçe göstererek bu isteğin mahkemeden talep edilmesi gerekir.

    Hakim ortak konutun eşlerden birine tahsisi kararını verirken bazı kriterleri göz önünde bulundurur. Bu kriterler;

    • Tarafların ekonomik durumu
    • Tarafların sosyal durumu
    • Ortak çocuğun menfaati
    • Boşanmaya yol açan sebepler

    olarak sıralamak mümkündür.

    Boşanma Davası Devam Ederken Çocuğun Velayeti Kimde Kalır?

    Boşanma davalarında hakimin velayet konusunda karar verirken esas aldığı temel ilke “Çocuğun Üstün Yararı” ilkesidir. Çekişmeli boşanma davasının açılmasından hemen sonra hakim SİR raporu alınmasına yönelik bir karar verir. SİR Raporu (Sosyal İnceleme Raporu) neticesinde psikolog, taraflar ve müşterek çocuk ile görüşme yaparak bir rapor düzenler. Bu raporda psikolog, çocuğun kimin yanında kalmasının daha uygun olacağına yönelik bir görüş bildirir. Hakim, bu raporu değerlendirerek çocuğun üstün yararı ilkesi gereğince dava süresi boyunca geçici velayetin hangi tarafta kalmasını uygun görürse geçici velayeti o tarafa verecektir. Ancak dava süresi boyunca çocuk aleyhine farklı bir olgunun gerçekleşmesi durumunda velayet kendisine verilmeyen tarafın talebi üzerine velayet hususu mahkemece tekrar gözden geçirilerek velayetin kendisine bırakılan taraftan alınıp diğer tarafa verilmesi durumu da söz konusu olabilir.

    Boşanma Davasında Çocuğu Görme (Kişisel İlişki Kurma) Hakkı Nedir?

    Boşanma davası devam ederken yahut boşanma davası sona erdikten sonra mahkeme hakimi, velayet kendisine bırakılmayan taraf için çocuk ile kişisel ilişki kurulmasına yönelik bir karar verebilir. Velayet kendisine bırakılmayan tarafın çocuk ile kişisel ilişki kurma hakkı vardır.

    Boşanma Davası Sonucunda Maddi Tazminat Alabilir Miyim?

    Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan boşanma sonucunda maddi tazminat isteyebilir. Karşı taraftan maddi tazminat istenebilmesi için belirli şartlar oluşmuş olması gerekmektedir. Bu şartlar şu şekilde sıralanabilir;

    • Tazminat isteyen tarafın kusursuz yahut daha az kusurlu olması gerekmektedir.
    • Davalı taraf muhakkak kusurlu olmalıdır.
    • Tazminat isteyen tarafın mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden zedelenmiş olmalıdır.

    Boşanma Davası Sonucunda Manevi Tazminat Alabilir Miyim?

    Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun bir miktarda para ödenmesini isteyebilir. Boşanma sonucunda manevi tazminat isteminde de bir takım şartların gerçekleşmiş olması gerekir.

    • Davalı taraf, diğer tarafın kişilik haklarına saldırıda bulunurken muhakkak kusurlu olmalıdır.
    • Manevi tazminat isteyen tarafın kişilik hakları zedelenmiş olmalıdır.

    Boşanma Davası Sonucunda Yoksulluk Nafakası Alabilir Miyim?

    Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Bu nafakaya kanunda yoksulluk nafakası adı verilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. Yani kusursuz eş dahi nafaka ödemekle yükümlüdür. Hakimin, taraflardan birini boşanma sonucunda yoksulluk nafakasına hükmedebilmesi için belli şartların oluşmuş olması gerekmektedir;

    • Yoksulluğa düşecek olan taraf yoksulluk nafakası talep ettiğine dair istemde bulunmalıdır.
    • Yoksulluk nafakası talebinde bulunan tarafın kusuru, diğer tarafın kusurundan ağır olmaması gerekir. Buna karşılık nafaka yükümlüsünün kusurlu olması şartı aranmaz.
    • Yoksulluk nafakası talebinde bulunan taraf, boşanma yüzünden yoksulluğa düşme tehlikesiyle karşı karşıya olmalıdır.
    • Nafaka talebinin miktarı nafaka yükümlüsünün mali gücüyle doğru orantılı olmalıdır.

    Bu şartlar oluştuğu takdirde hakim, yoksulluğa düşecek olan tarafın nafaka talebinin kabulüne karar verecektir.

    Boşanma Davası Sonucunda Çocuk İçin Ne Kadar İştirak Nafakası Alabilirim?

    Velayet kendisine bırakılmamış olan taraf, çocuğun bakımı, yetiştirilmesi, eğitimi ve ihtiyaçlarına katılmak adına mali gücü oranında boşanma sonucunda iştirak nafakası ödemekle yükümlüdür. İştirak nafakası velayeti alan eş tarafından talep edilmemiş olsa dahi hakim, velayet kendisine verilmemiş olan tarafı kendiliğinden bu nafakaya hükmetmekle yükümlüdür. Bu durumda velayet kendisine bırakılmayan tarafın mali gücü mahkemece araştırılacak ve bu mali güç oranında iştirak nafakasına hükmedilecektir.

    boşanma sonucunda velayet kimde kalır
    boşanma sonucunda velayet kimde kalır

    Boşanma Davası Sonucunda Velayet Kimde Kalır?

    Boşanma davalarında hakimin velayet konusunda karar verirken esas aldığı temel ilke “Çocuğun Üstün Yararı” ilkesidir. Çekişmeli boşanma davasının açılmasından sonra hakim SİR raporu alınmasına yönelik bir karar verir. SİR Raporu (Sosyal İnceleme Raporu) neticesinde psikolog, taraflar ve müşterek çocuk ile görüşme yaparak bir rapor düzenler. Bu raporda psikolog, çocuğun kimin yanında kalmasının daha uygun olacağına yönelik bir görüş bildirir. Hakim, bu raporu değerlendirerek çocuğun üstün yararı ilkesi gereğince velayetin hangi tarafta kalmasını uygun görürse velayeti o tarafa verecektir. Ancak uygulamada çocuğun küçük yaşta olması durumunda velayetin genellikle anneye verildiği görülmektedir.

    Çocuğun Velayeti Hangi Durumlarda Babaya Verilir?

    Uygulamada mahkemeler, küçük yaşlarda olan çocukların anne sevgisi, bakımı, şefkatine ihtiyacı olduğunu düşünerek genellikle velayeti anneye verme eğilimindedirler. Ancak çocuğun anne yanında kalması çocuğun üstün yararı gereği çocuk için tehlike oluşturuyorsa bu durumda mahkeme çocuğun velayetini babaya verebilir. Çocuğun anne yanında kalmasının çocuk için tehlike arz ettiği durumlara örnek verecek olursak; “annenin çocuğun bakımı aksatması, annenin velayet sorumluluklarını yerine getirmemesi, annenin açıkça velayet sorumluluğunu üstlenmek istemediğini beyan etmesi, annenin çocuğu tek başına bırakması, annenin çocuğu aç bırakması, annenin çocuğa fiziksel ve psikolojik şiddet uygulaması annenin çocuğu istismar ortamına açık bir yerde büyütmeye çalışması.. v.b” durumların varlığı halinde hakim, çocuğun velayetini babaya verecektir.

    Sosyal İnceleme Raporu (SİR) Raporu Ne Demektir?

    Boşanma davaları ya da velayet davalarında çocuğun üstün yararı ilkesi esas alınarak pedagoglar ve psikologlar tarafından düzenlenen rapora Sosyal İnceleme Raporu (SİR) adı verilmektedir.

    Sosyal İnceleme Raporu düzenlenmesinden önce pedagog ya da psikolog çocuklar, anne ve baba ile bir görüşme yapar ve onlara çeşitli sorular sorar. Bu görüşme neticesinde çocuğun velayetinin kimde kalmasının daha yararlı olacağına yönelik görüşünü raporda belirtir. Velayet kendisinde kalmayan taraf için de kişisel ilişkinin nasıl düzenlenmesi gerektiğine yönelik görüş bildirir. Ancak çocuk ile velayet kendisinde bırakılmayan tarafın kişisel ilişki kurmasının uygun olmadığı görüşünde ise pedagog bu durumu da raporunda belirtecektir.

    Boşandıktan Sonra Eşimin Soy Adını Kullanabilir Miyim?

    Türk Medeni Kanunu’na göre kadının boşandıktan sonra eski eşinin soy adını kullanabilmesi için belirli koşullar aranmaktadır. Kadın, boşandığı eşinin soy adını kullanmasında menfaati olduğunu ve boşandığı eşinin soy adını kullanmasının eski eşine zarar vermeyeceğini ispatladığı takdirde mahkeme, eski eşinin soy adını kullanmasına izin verecektir. Mahkemenin bu izni verebilmesi için boşanma davasında kadın, boşandığı eşinin soy adını kullanmaya devam etmek istediğini talep etmiş olmalıdır. Şayet boşanma anlaşmalı boşanma şeklinde gerçekleştiği takdirde bu husus mutlaka anlaşmalı boşanma protokolünde belirtilmeli ve mahkemece gerekçeli kararda bu husus belirtilmelidir.

    Boşanma Davasından Sonra Ne Zaman Kimliğimi Değiştirebilirim?

    Boşanma kararının kesinleşmesi ile birlikte mahkeme kalemi yazı işleri müdürü tarafından kesinleşme şerhi hazırlanır ve bu kesinleşme şerhi nüfus müdürlüğüne gönderilir. Nüfus müdürlüğü mahkemeden kesinleşme şerhi doğrultusunda boşanan kişilerin bilgilerini nüfus kayıtlarına işleyecektir.

    Boşanma Davasından Sonra Soy Adımı Nasıl Değiştirebilirim?

    Boşanma kararının kesinleşmesi ile birlikte mahkeme kalemi yazı işleri müdürü tarafından kesinleşme şerhi hazırlanır ve bu kesinleşme şerhi nüfus müdürlüğüne gönderilir. Nüfus müdürlüğü mahkemeden kesinleşme şerhi doğrultusunda boşanan kişilerin bilgilerini nüfus kayıtlarına işleyecektir. Boşanma kararının nüfus kayıtlarına işlenmesi ile birlikte ilgili taraflar yeni kimliklerini nüfus müdürlüğüne müracaat ederek teslim alabileceklerdir.

    Boşanma Kararına Karşı Hangi Mahkemeye İtiraz Edilir?

    Daha önce de belirttiğimiz gibi boşanma davaları Aile Mahkemelerinde açılır. Aile Mahkemesinin bulunmadığı yerlerde de Asliye Hukuk Mahkemelerinde açılabileceğini belirtmiştik. Boşanma davalarında üst mahkeme ise Aile Mahkemesinin bağlı bulunduğu Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi’dir. Eğer Bölge Adliye Mahkemesi’nin verdiği karar temyize uygun ise karara itiraz için Yargıtay İlgili Hukuk Dairesine gidilebilir.

    Boşanma Kararı Ne Zaman Kesinleşir?

    Boşanmanın gerçekleşebilmesi için mahkeme huzurunda hâkim tarafından boşanma kararı verilmesi gerekmektedir. Karar verildikten sonra mahkemece kararın gerekçesini de içeren gerekçeli karar hazırlanır. Gerekçeli kararın tebliğinden sonra taraflardan biri iki haftalık kesin süre içerisinde istinaf kanun yoluna başvurabilir. Eğer her iki taraf da bu süre içerisinde istinaf etmez ise boşanma kararı kesinleşmiş olur. Ancak taraflardan biri istinaf yoluna giderse karar kesinleşmez ve boşanma davası bir üst mahkeme olan istinaf mahkemelerinde devam eder.

    Boşanma Kararına Karşı İtiraz Ne Zaman Sonuçlanır?

    Boşanma kararının verilmesinin ardından mahkemece gerekçeli karar yazılır ve gerekçeli karar taraflara ya da avukatları varsa tarafların avukatlarına tebliğ edilir. Böylelikle tarafların boşanma kararına karşı itiraz için 2 haftalık süreleri başlamış olur. Bu 2 haftalık süre içinde taraflar istinaf kanun yoluna başvurmazlarsa karar hemen kesinleşir. Ancak taraflardan biri ya da her ikisi istinaf kanun yoluna başvurduğu takdirde dosya, yerel mahkemenin kararını inceleyecek olan bir üst mahkemeye yani istinaf mahkemesine gider. Uygulamada istinaf mahkemelerinin dosya hakkında karar vermesi yaklaşık olarak 1 yılı bulmakla beraber bu süre için net bir zaman aralığı verebilmek pek mümkün değildir. İstinaf mahkemesinin karar vermesinin ardından istinaf mahkemesine başvuran taraf ya da tarafların bir üst mahkeme olan Yargıtay’a başvurma hakları da vardır. Taraflardan biri ya da her ikisi de Yargıtay’a başvurmaları halinde bu itirazın neticelenmesi de uygulamada yaklaşık 1 yıl kadar sürebilmektedir. Ancak yine de net bir zaman aralığı verebilmek pek mümkün değildir.

    Boşandıktan Sonra Ne Zaman Tekrar Evlenebilirim?

    Tarafların boşandıktan sonra tekrar evlenebilme süreleri cinsiyete göre farklılık gösterir. Boşandıktan sonra erkek hemen evlenebilirken, kadın için kanunda iddet müddeti (bekleme süresi, iddet süresi) öngörülmüştür. Kadının boşanma sonrasında tekrar evlenebilmesi için kanunla getirilen bu iddet müddeti, boşanmış kadının olası bir hamileliği durumunda doğacak çocuğun soybağının (nesebinin) karışmamasını amaçlamaktadır. Boşanma sonrası kadının yeniden evlenebilmesi için beklemesi gereken iddet süresi boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren 300 gün (10 ay) dür. Ancak kadın bu iddet müddeti süresini beklemek istemiyorsa  İddet müddeti kaldırma davası açarak bu iddet süresini kaldırabilmesi ve yeniden evlenebilmesi mümkündür.

    Boşanma Davası Açma Masrafı Ne Kadardır?

    Mahkeme masrafları; davacı tarafın mahkemede dinletmek istediği tanık sayısı, dosyanın bilirkişiye gidip gitmeyeceği gibi hususlara göre değişmektedir. Yine de 2024 yılı boşanma davası mahkeme masrafları için ortalama bir miktar belirtmek mümkündür. 2024 yılı için boşanma davası açarken mahkeme veznesine yatırılması gereken harç ve giderler ortalama 2000 TL-2500 TL civarındadır.

    boşanma davası avukat ücreti
    boşanma davası avukat ücreti

    Boşanma Avukatı Ücreti Ne Kadardır?

    Boşanma davalarında avukatın alacağı ücretin alt sınırı, Türkiye Barolar Birliği tarafından her yıl resmi gazetede yayımlanarak belirlenmektedir. 2024 Yılı Boşanma Davası ve Avukat Ücreti alt sınırı 17.900 TL‘dir. Boşanma davalarında avukatın, resmi gazetede yayımlanan bu asgari miktarın altında avukatlık ücreti alması yasaktır. Türkiye Barolar Birliği tarafından resmi olarak yayımlanan avukatlık asgari ücret tarifesinin yanı sıra, avukatların mensubu oldukları barolar tarafından da her yıl tavsiye niteliğinde bir avukatlık ücret tarifesi yayımlanmaktadır.

    2024 boşanma davası ve avukat ücreti için Bursa Barosu’nun tavsiye niteliğindeki ücret tarifesi;

    • Anlaşmalı boşanma davası ücreti: 36.000 TL
    • Çekişmeli boşanma davası ücreti: 50.250 TL

    olarak belirlenmiştir.

    Boşanma davalarında avukatın, mensubu olduğu baro tarafından yayımlanan bu tavsiye niteliğindeki ücretlerin altında ya da üstünde iş ve dava almasına engel bir durum yoktur. Ancak şunu da tekrar belirtmek gerekirse; Türkiye Barolar Birliği tarafından yayımlanan avukatlık ücret tarifesine göre; avukatın, aile mahkemesinde görülen davalarda 17.900 TL’nin altında bir ücret alması kesinlikle yasaktır. Boşanma davası ve avukat ücreti ile ilgili detaylı yazımızı okumak için tıklayabilirsiniz.

    Bursa’da Boşanma Davalarında 2024 Avukat Ücreti Ne Kadardır?

    Bursa Barosu tarafından Bursa’da görülen boşanma davalarında avukatlık ücreti için belirlenen tavsiye niteliğindeki ücretler;

    • Anlaşmalı boşanma davası ücreti: 36.000 TL
    • Çekişmeli boşanma davası ücreti: 50.250 TL

    olarak belirlenmiştir.

    Fakat daha önceden de belirttiğimiz gibi bu ücretler tavsiye niteliğindedir. Boşanma davalarında avukatın, mensubu olduğu baro tarafından yayımlanan bu tavsiye niteliğindeki ücretlerin altında ya da üstünde iş ve dava almasına engel bir durum yoktur. Ancak şunu da tekrar belirtmek gerekirse; Türkiye Barolar Birliği tarafından yayımlanan avukatlık ücret tarifesine göre; avukatın, aile mahkemesinde görülen davalarda 17.900 TL’nin altında bir ücret alması kesinlikle yasaktır.

    Boşanma Davasında Ödediğim Avukat Ücretini Geri Alabilir Miyim?

    Boşanma davasını kazandığımda ödediğim avukatlık ücretini geri alabilir miyim?” ya da “boşanma davasını kazandığımda avukatlık ücretini karşı taraf mı öder?” v.b sorular biz avukatların en sık duyduğu sorulardandır. Bu soruların cevabı hayır olacaktır. Boşanma davanızda avukatınıza ödemiş olduğunuz avukatlık ücretini karşı taraf hiçbir ihtimalde ödemez. Karşı taraf ancak mahkeme tarafından haksız bulunduğu takdirde yargılama giderleri ve avukatlık asgari ücret tarifesi ile sınırlı olan avukatlık ücretini ödemekle yükümlüdür.

    Ücretli danışmanlık veya avukatlık hizmeti almak için Hazar Hukuk Bürosu ile iletişim kurabilirsiniz. Avukat Feyza Hazar Bursa’da müvekkillerine boşanma davalarında avukatlık ve danışmanlık hizmeti vermektedir.

    0537 925 38 39

    AVUKAT FEYZA HAZAR

    HAZAR HUKUK BÜROSU